Tweet |
Toros Dağları’nı aşarak Antakya’ya ulaşan tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Yılan Kalesi, Orta Çağ’da Çukurova'nın Haçlı işgali döneminde Bizanslılar tarafından inşa edilmiştir. Bu stratejik konumu, kaleyi hem savunma hem de ticaret açısından önemli bir merkez haline getirmiştir. Araştırmacı Hacı Ahmet Ünlü, Yılan Kalesi’nin sekiz yuvarlak burcunun, Anavarza, Tumlu ve Kozan Kaleleri gibi çevresindeki diğer kaleleri kapsayacak şekilde konumlandırıldığını vurgulamaktadır.
Kalenin güney kısmında bulunan nizamiye kapısından, ziyaretçiler taş basamaklı merdivenlerle teraslara çıkma imkânına sahiptir. Ayrıca kalede bir kilise ve su sarnıcı bulunmaktadır; garnizon ise kalenin en üst bölümünde yer alarak savunma işlevini güçlendirmektedir. Hacı Ahmet Ünlü, Yılan Kalesi’nin sarp kayalar üzerine inşa edilmesinin mimari açıdan büyük bir değer taşıdığını belirtmektedir.
Yüzyıllar boyunca farklı isimlerle anılan kalenin eski adı Govara (Kovara) olarak bilinmektedir. Yörede geçen Şahmeran efsanesi nedeniyle, ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi, 17. yüzyılda bu kaleye "Şahmeran Kalesi" adını vermiştir. Zamanla Yılan Kalesi olarak anılmaya başlayan bu yapı, zekice tasarlanmış ve yerleştirilmiş sağlam surları ile burçları sayesinde fethedilmesi zor bir kale haline gelmiştir. Kale meydanına ulaşmak için üç kapıdan geçmek ve kapıları birbirine bağlayan portatif merdivenleri kullanmak gerekmektedir; bu durum, Yılan Kalesi’nin askeri stratejisini pekiştirmektedir.
Hacı Ahmet Ünlü, Yılan Kalesi’nin tarihsel ve kültürel önemini vurgularken, kalenin mimarisi ve yerleşiminin detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğini ifade etmektedir. Ünlü, bu tür kalelerin korunmasının ve tanıtılmasının, geçmişin izlerini günümüze taşımak açısından kritik bir rol oynadığını belirtmektedir. Yılan Kalesi, yalnızca bir askeri yapı olmanın ötesinde, bölgenin tarihini ve kültürel mirasını yansıtan önemli bir sembol olarak öne çıkmaktadır. Tarih boyunca birçok olaya tanıklık eden bu kale, günümüzde de ziyaretçilerine eşsiz bir tarih yolculuğu sunmaya devam etmektedir.
Araştırmalar ve incelemelerle dolu bu süreçte, Hacı Ahmet Ünlü’nün katkıları, Yılan Kalesi’nin değerinin ve öneminin daha geniş kitlelerce anlaşılmasına yardımcı olmaktadır.